Palermo Kozmetik Ticaret - Tahsin Karaman Cd.

30’lu yaşlar diyince sanırım sen de duygusallaşıyorsun. Ya bu dönemin yaklaşmasından, ya bu dönem içinde olmandan ya da geçmiş 30’lu yaşlarını anmandan.. Çünkü 30 yaş bir kadının kendini en iyi bildiği yaştır. Artık seni aramayan sevgiliyi, trip atan arkadaşını, yüzünde çıkan sivilceyi, beğenilmeyen akşam yemeğini dert etmezsin. Kendine eskisi gibi vakit ayıramazsın günlük sorumluluklarından… Ve senin yaşlanmaya başladığının en büyük kanıtı kırışmaya başlayan göz çevren, alnın ve ağız kenarlarındır. Cildinin sağlığı için artık daha ciddi davranmalısın. Sence 30’lu yaşlarda cilt bakımı nasıl olmalı?

20’li yaşlarında cildine güzel bakmadıysan, sabah akşam temizleyip tonikleyip nemlendirmediysen, haftalık cilt bakımlarını yapmadıysan ve en önemlisi her gün dışarı çıkmadan önce güneş koruyucunu kullanmadıysa şimdi bunların pişmanlığını yaşıyor olmalısın. Çünkü cildin içinde biriktirdiği o bakımsızlığı artık dışarı yansıtacak. En çok da lekelerinden denk yanacaksın. Özellikle solaryuma girdiysen daha fena… Bu demek olmuyor ki bundan sonra battı balık yan gider. Daha önünde 40’lı yaşların, 50’li yaşların var! Zararın neresinden dönersen kardır!

Yaş 30 oldu diye endişelenmene gerek yok. Evet her kadın hep genç kalmak ister fakat yaşlandığını kabul etmelisin. Günümüz teknolojidi öyle ilerledi ki artık yaşlanmanın çaresi olmasa da yaşlanma belirtilerini düzenli bakımlarla ertelemen mümkün. 30’lu yaşlardan itibaren, cilt hücrelerindeki şekil kaybı, mevcut olan nemsizliğin artmasına, nemsizlikten dolayı ince çizgilerin belirginleşmesine neden olur. Bununla birlikte cilt dokusunun tıpkı bir pırlanta gibi pürüzsüz ve ışıltılı görünmesini sağlayan elastik liflerde meydana gelen dejenerasyon, cilt yüzeyinin dokusunun bozulmasına neden olur. Böylece cilt donuk, cansız görünür. Ciltte yavaş yavaş esneklik kaybına bağlı sarkma ve gözeneklerde yavaş yavaş bir genişleme görülür. İşte bu cilt kusurlarını geri plana atmak için doğru ürünlerle düzenli bakımlar yapmak şart.

Her cildin yapı-doku ve kişinin yaşam tarzı, ürün kullanım alışkanlıkları farklılık gösterse de sarkma, ince çizgiler, donukluk, matlık gibi cilt sorunlarını serumlar, haftalık maskeler, göz çevresi kremleri ve nemlendiricilerle yavaşlatabilirsin.

Öncelikle cildinin eskisi gibi nemli olmayacağını bil. Yani eskiden bir gece nemlendiricini unutup uyuduğunda bir şey olmuyordu fakat şimdi cildin konusunda geleceğinden bir gün çalmış olacaksın. Bu yüzden tek bir gün bile cildine nem vermeyi ihmal etmemelisin. Evet bu ciddi bi sorumluluk ama ergenlik dönemi boyunca devam eden yoğun yağlanma ve akne sorunlarına da artık veda etmiş olacaksın. Çünkü 30'lu yaşlar, kişilerin daha az yağlı ve daha nemsiz bir cilde sahip olmasına neden olur.

İlk başta da bahsettiğim gibi 20’li yaşlarında bilinçsizce güneşlendiysen artık cildin bu zararları gün yüzüne çıkaracak. Kılcal damar genişlemeleri, cilt lekeleri daha çok gözüne batacak. Ciltte kolajen ve elastin salgısında azalma başladığı için kırışıkların oluşmasına neden olacak. Şimdiye kadar kullanmadıysan bile artık her gün güneş koruyucunu kullanmayı ihmal etmemelisin.

Günlük bakım ürünlerinin yaşına uygun olduğuna çok dikkat etmelisin. Cilt sabah akşam uygun temizleyici ile temizlenmeli. Deri çok ince ve nazik olduğu için keseleme ve abrazyon yapan ürünlerden sakınılmalı. Parmak uçlarıyla yapılan yumuşak hareketlerle yüz temizlenmeli ve durulanmalı. Sabah antioksidan içerikli (yüksek olan C vitamini, E vitamini ve ferulik asit içerikli) serum ve güneş koruyucu krem sürülmeli ve göz çevresi kremi uygulanarak işlem tamamlanmalı. Mümkünse sabah kullandığın göz çevresi kremin SPF içerikli olsun. Akşam ise cilt temizlenip kurulandıktan sonra antioksidan ve yeniden yapılandırıcı jel veya kremler (meyve asitli) uygulanmalı, göz çevresi ürünü sürülmeli. Vücut bakımında ise banyo sonrası uygun yağ içerikli bir ürünle cilt nemlendirilmeli. Yüze kullanılan ürünler eller için de aynı şekilde kullanılmalı. Ek olarak ellere her su ile temas sonrası bir nemlendirici krem uygulanmalı.

Yaşlanmayı geciktirmek amacıyla kullanılacak antiaging ürünlerin; vitamin C, vitamin A, koenzim Q ve meyve asidi içermesine özellikle önem vermelisin. 30'lu yaşlar, bu ürünleri kullanmaya başlamak için en uygun zamandır. Özellikle düzensiz besleniyorsan, sigara içiyorsan (ki bunu yapmamalısın) ve yoğun stresli bir hayatın varsa; antioksidan içerikli kremler senin vazgeçilmezin olmalı. Meyve asidi içerikli kremler ciltteki ölü tabakanın atılmasını kolaylaştırmanın yanında cilde parlaklık da kazandırırlar. Özellikle gece kullanılmaları tavsiye edilir. Gündüz kullanılacaklarsa, arkasından güneş koruyucu sürülmelidir. Göz çevresinde de, erken yaşlanma belirtilerinin hafifletilmesi amacıyla, dermokozmetik ürün kullanımına başlanmalıdır. Yağlı ürünlerden mümkün olduğu kadar kaçınılmalı. Yağlı kremler özellikle yüzde gözeneklerin tıkanmasına ve buna bağlı olarak sivilce ve siyah nokta gelişmesine neden olabilir. Parfümsüz ürünler ve paraben, formaldehid gibi deriye ve genel sağlığı sakıncalı maddeleri içermeyen ürünler tercih edilmeli.

30’lu yaşlarda düzenli peeling uygulaması ihmal edilmemeli. Çünkü düzenli peeling uygulaması ciltte oluşan lekelerin ve kırışıklıkların azalmasını sağlar. Cildinizde derin güneş lekeleri bulunuyorsa peeling ve krem takviyesi ile görünümlerini epey hafifletebilirsin. Cilde peeling uygulandıktan sonra ciltte kızarmalar ve kabuklanmalar oluşabilir. Bu seni korkutmasın. 2 – 3 gün içinde uygulanan nemlendiriciler sayesinde cilt kendini toparlar. Peeling uygulamasından sonra cilt soyulduğu için leke oluşumuna yatkındır. Bu yüzden koruyucu kullanmadan dışarıya çıkılmamalı. Hatta bu bakımları haftasonuna saklayabilirsin. Tüm bunları yaptığın sürece her daim yaşını göstermeyeceğinden emin olabilirsin.

Kaynak: guzelleselim.com