Hz Hadimi Cami

Harika huzur veren bir türbe Rabbim rahmet eylesin mekanını cennet eylesin

hemen yanında hz. hadimi türbesi var. allah rahmet eylesin

Yollar çekilir mi bilmiyorum ama geldik gördük.

Hadimî Hazretleri nin türbesinin bulunduğu kabristanın yanında bulunuyor. Yeri, çevre düzenlemesi çok güzel. Hadim hükümet konağı karşısında. Şadırvanı bakımlı, temiz. Camii de bakımlı ve temiz. Huzur veren bir yer.

Bende gidip ziyaret etme şerefine nail oldum. Nur içinde yatsın, mekanı cennet olsun.

Bu mübarek zatı ziyaret etmek herkese nasip olur inşallah "Kâmil odur ki, koya her yerde bir eser Eseri olmayanın yerinde yeller eser." "Bir defa III. Ahmet, bir defa da I. Mahmut tarafından olmak üzere, iki defa İstanbul’a davet edildi. Ayasofya Camii’nde vermiş olduğu Fatiha tefsiri ile ilgili vaazı büyük takdir topladı. Bütün müderrisler, hocası Kazabadî Ahmed Efendi de dahil olmak üzere, bu vaazı takip etti. Vaazı dinleyen bütün müderrislere ayrı bir icazetname verildi." "Dârüssaade ağalarından Hacı Beşir Ağa, uzun süre Ravza-i Mutahhara’da hizmet ettikten sonra İstanbul’a döner. Zamanın padişahı Beşir Ağa’yı huzuruna çağırtır ve sohbet sırasında, orada kaldığı süre içerisinde harikulade olarak neler müşahede ettiğini sorar. Beşir Ağa cevaben, üç ilginç olayla karşılaştığını söyler ve bunlardan birisini şöyle anlatır: “- Ravza-i Mutahhara’da Cibril Kapısı gecenin seher vakti açılınca, geleni görmek isterim. Fakat o sıra vücuduma bir ağırlık hasıl olur, uyuya-kalırım. Uyumamaya gayret ettim. Yine bir gece Cibril Kapısı açıldı. Hemen kapıya koştum, içeri gireni beklemeye başladım. Bir süre bekledikten sonra, Ravza-i Mutahhara’dan bir zat çıktı. Bu zata kim ve nereli olduğunu sordum. Konya kazalarından Hadim’li Mehmed Efendi olduğunu söyledi. Sebebi ziyaretini sordum, cevaben: “- Birgivî Mehmet Efendi’nin Tarikat-ı Mu-hammediye’sini şerhediyorum. Sıhhatlerinden şüphe ettiğim bazı Hadis-i Şeriferin fem-i saadetlerinden (kendi mübarek ağızlarından) sadır olup olmadığını, ruh-i Peygamberî’den öğrenmek maksadıyla geldim.” deyince, Hadimî’yi odama götürdüm. Odamda bir müddet kaldıktan sonra, mü-sade istedi. Sabah namazını Ravza-i Mutahhara’da birlikte kılmamızı teklif ettim; memleketinde imamet vazifesi bulunduğu mazeretini beyan ederek yanımdan ayrıldı gitti.” Padişah hayretler içinde kalır. Ve olayı tahkik etmeye karar verir. Hadimî Hazretleri’ni İstanbul’a davet eder. Hâdimî İstanbul’a gelince; yaş, baş ve sima olarak ona benzeyen beş-altı kişiyi yan yana durdurur ve Beşir Ağa’yı getirtir ondan, Hâdimî Hoca’nın hangisi olduğunu sorar. Beşir Ağa hiç tereddüt etmeden Muhammed Hâdimî Hazretleri’nin eline varır, sohbete başlar. Padişah da, Beşir Ağa’nın anlatmış olduğu olayın doğruluğuna inanır."

Hadimi Hazretlerinin insanı kuşatan manevi havası.... Türbe ziyaretinden önce iki rekat tahiyyatü'l mescid namazı eda etmenizi salık veririm..

Mübareğin manevi huzuru müthiş. Etrafta hiç bitmeyen tadilatlar da olmasa huzurun merkezi. Maalesef etraf pandemi dönemi bakımsız kalmış. Önceleri daha düzgün ve temizdi çevresi.