Av. Bilgiç Ertürk - Mimar Sinan Sk. No:5

Çalışmaya, 1984 yılında başladım. Çok yoğun bir 37 yıl geçti… Emekli olma zamanı…

Ama nasıl bir emeklilik? Buna karar vermek lazım: Gidip bir gölgede uzanarak kitap okumak şeklinde mi; yoksa onlarca yılda biriktirdiklerini ilgilenenlere aktararak mı?

Çünkü mesleğe başladığım günde karşılaştığım bütün zorluklar aklımda.  Ve bunlara çözümler üretmemiş olan büyüklerimle ilgili düşüncelerim de…

Tam istediğim aslında birinci seçenek… Ama ikincisini yapmazsam, benim büyüklerimle ilgili düşündüklerim, benim hakkımda da düşünülmeye devam edilecek… Böyle bir durumda kendimi iyi hissetmekte zorluk çekeceğimi düşünüyorum…  Bu yüzden ikincisini denemeye karar verdim… Belki hiç ilgilenen olmayacak ve ben de iç rahatlığıyla birinci seçeneğe geçebileceğim.

O zaman bir plan yapmalıyım. Yeni mezun olduğunda genç bir hukukçu ne yapmalı? Stajı bittiğinde… İlk dilekçeyi yazması gerektiğinde… İlk davasının stratejisini belirlemesi gerektiğinde? Hiç iş alamama problemini nasıl aşmalı? Açması gereken ofisin giderlerini nasıl karşılamalı? Ailesine yük olmadan… Bu sorulardan binlerce var…

O zaman ne kadarıyla ilgili çözüm bulabilirsek, o kadarını çözelim…

Düşündüğümde, ilk karşılaştığım güçlüğü kolayca aşabileceğimizi anladım…  Büromu stajını yeni bitiren arkadaşlara masa masa kiralayabilirdim... Düşük bir kira bedeliyle… Elektrik/su-internet abonelikleriyle uğraşması gerekmeden… Yönetim gideri, tamirat vs… harcaması yapmaksızın… Tüm giderleri kira bedelinin içinde olacak şekilde... Çünkü ofisim, binlerce metrekare büyüklüğünde bir yapıydı ve bu uygulama için çok müsaitti… Böylece büro sorunu için çözüm olabilecektik… Genç arkadaşımın hemen bir adresi olacaktı, aynı ödeme disiplinine sahip olmayan arkadaşlarıyla ortak kiralama yapması gerekmeyecekti ve çok uygun bir maliyetle ve muhtemel elektrik faturasının bir sürpriz yaratıp yaratmayacağını düşünmeyecekti… 

Üstelik misafirlerinin görecekleri büro da çok gösterişli, muhteşem bir büro olacaktı. Binlerce metrekarelik serası olan, içinde palmiyeler ve muz ağaçları, manolyalar… Olağanüstü bir büro… Ben çok keyifle çalıştım… Görmek isteyenler, büromu doğrudan ziyaret edebilirler. Siteden görmek isteyenler için birkaç fotoğrafını diğer buton altına koydum.

Şimdi mesleğe yeni başlamış arkadaşların uygulamada ihtiyaç duyacakları bilgileri tamamlamak lazım… Ben ilk yıllarda çok sıkıntısını çektim. Arkadaşlarımızın çok seçkin bir hukukçu haline gelmesine katkıda bulunmalıyız… Çünkü böyle olunca, arkadaşlarımız çok daha iyi iş bulabilirler, daha fazla kazanç sağlayabilirler ve başarıyla birlikte daha mutlu olurlardı… Bunun için uygun eğitim programları vermeliydik… Binamızda konferans salonları ve butik salonlar bu iş için çok uygun olacaktı ve bu nedenle de binanın tam kapasite çalışması çok hoşumuza gidecekti… Konferans salonunun bir fotoğrafını “ofisim” butonunun altında görebilirsiniz. Böylece arkadaşlarımız belirli alanlarda çok iyi bilgi sahibi olacaklardı. 

İyi eğitilmiş, uygulamayı iyi bilen avukatlara Dünyanın her yerinde müthiş bir ihtiyaç bulunduğunu bilirim. Tabii kesinlikle Türkiye’de de çok büyük ihtiyaç… Uzmanlaşmak için birçok sorunumuz var. Bu yüzden bu sonuca ilk yıllarda ulaşamıyoruz… Bunu giderebilirsek çok önemli sonuçlar yaratacak: Büyük davaların sahipleri, büyük bir ustalıkla iyi avukatları bulurlar ve işlerini onlarla görürler… Bu nedenle iyi eğitilmiş arkadaşlarımız, büyük davaları görmek için de çok iyi birer hedef olacaklardı ki bu muhteşem sonuçlar sağlayacaktı…

Ama önce eğitimlerini tamamlayan arkadaşlarımızın pişmelerini sağlamamız gerekir… Bunun için danışmanlık yapabilmeleri ve kendilerini somut sorular karşısında sınamaları, eksik olduklarını fark ettiklerinde eksiklerini tamamlamaları gibi bir dönem geçirmeleri şarttı… Buna imkan verecek bir alt yapı olsa çok iyi olurdu… Bizim de çok yararlandığımız, muhteşem bir call center altyapımız var. Bu da çok etkin biçimde kullanılabilecekti… Bu benim için çok keyifli olacaktı…

Tabii ki bu arada arkadaşlarımızın ihtiyaç duyabilecekleri hemen her hususun düşünülmesi lazımdı… Mesela ilk yıllarımda, yeni bir dava aldığımda, o davayı nasıl çözeceğim konusunda hiç bir fikrimin olmadığını söyleyebilirim… Başka arkadaşlarımda da çok sık rastlamışımdır… Bir çok davaya nasıl başlayacağımı bile bilemediğim olmuştur… Halbuki şöyle bir şey olsaydı: bu konuyu danışabileceğim, tecrübeli bir hukukçu mesela…

Veya bu davanın nasıl yürütüleceğini görebileceğim bir simülasyon yapılabilseydi… Mesela elektronik ortamda, konuyu anlatsam ve birlikte olduğum arkadaşlarımdan bir bölümü davacı, bir bölümü davalı yerinde olarak dava ile ilgilenmiş olsaydı; bir simülasyon salonunda bir gün buluşsaydık… Bunlar davaya çalışarak gelselerdi… Bir hakem heyeti olsaydı, bu duruşmayı izleyen bir izleyici grubu olsaydı ve görüşlerini beyan edebilselerdi… Eleştirebilseler, eksikleri, fazlaları söyleyebilselerdi… Böylece davanın fark edilmemiş hiçbir detayı kalmamış olsaydı… Hatta bu uygulamayı yargılama süreci boyunca da, mesela duruşmalardan sonra, mesela önemli eşiklerde tekrar edebilmiş olsaydık… Hep bunun ne müthiş bir fikir olduğunu düşünmüşümdür… Bir salonda, konuyla ilgili olarak çalışmış çok sayıda genç avukat, dimağlarının gençliğiyle de destekleyerek davayla ilgili iddialarda bulunuyor ve karşı taraftakiler de savunma yapıyorlar… Aslında bu sürecin derlenmesi ve kitap haline getirilmesi de ne güzel olurdu…

Velhasılı bu faaliyetlerin altyapısını kurarak, genç arkadaşlara katkıda bulunabilme imkanım varken bunu yapabilirdim… birkaç yıllığına… Sistemi kurduktan sonra, bu faaliyetleri yürüteceğinden emin olduğum bir heyete emanet edip, tam emekli olabilirdim…

İşte planım…

Önümüzdeki günlerde bu konuyla ilgili bir duyuru yaparak, bu süreçte bizimle birlikte olmak isteyenlere bilgi vereceğiz… Görüşlerinizi yazmak isterseniz, siz de yazın. Sistemi beraber geliştirelim.